Cumartesi günü tüm EKİP Arılıkta toplandık.Akşama Halil abinin arılarının bir kısmını Bursa'ya taşıyacağız.
Bu esnada 13 ve 14 nolu kovanlara'da 4.katı attık.Özellikle 14 nolu kovan çok güclü.Arı 2 kovanda da 4.kata basmış.Diğer kovanların rutin kontrollerini yaptıktan sonra yükleme işine koyulduk..
Halil abi'nin 3 katlı 20 kovanı ve diğer tek katlı kovanlardan alarak araca yükledik.Yusuf abi'nin kovanları araca istif ederken gösterdiği titizlik mükemmel.Gezgin arıcılıkta bu işlem çok önemli özen gösterilmediği takdirde telafisi zor hatalar ortaya çıkabilir.
Saat 20:00 gibi yola çıkıldı.İki araç ile yola çıktık.Öndeki araçta Yusuf abi,Birol abi ve Enver amca,arkada ise Halil abi,Ahmet abi,Fikri abi ve Ben vardık.Çift araba yola çıkmanın en büyük faydası'da araçlardan birinde doğa bilecek arıza ve problemde diğer araçla yardım edebilmek.
Bursa'ya girmeden önce kısa bir mola verdik.Aracın yakıtı alınıp tekrar yola koyulduk.
Arıları Karacabey Bayram dere deki Karadağa getirdik.Buraya 3 katlı arıları bırakacağız.Bırakacağımız bölge kestane ve ıhlamur ormanı.Dağa çıkışımız ise dar bir patika yol araçlar çok zor çıkıyor.Yaklaşık 5-6 km yolun sonunda arıları koyacağımız yere geldik.Bölge o kadar sık ağaçla kaplı ki kovanlar yol kenarlarına bırakılıyor.
Kovanları hazırlanan sehpalara yerleştirdik.Hemen körükleri yakıp kovanları açtık.Çok şükür arılarda bir problem yoktu.Bu esnada saat gece 02:30 olmuştu.Buradan ayrılarak Halil abinin Mustafakemalpaşa'da ki arıçifliğine gitmek için tekrar yola koyulduk.
Çifliğe gelir gelmez Halil abi'nin diğer kovanlarını indirdik.Çok şükür kazasız belasız tüm kovanları yerlerine koyduk.
Arıların işleri bittikten sonra Halil abi'nin çiflikteki konteynır'a geldik.EKİP açıkmış yatmadan önce bir şeyler atıştırdık.Bu esnada sabah ezanı da okunuyordu.
Sabah saat 08 de Yusuf abi'nin kalk sesiyle uyandık.EKİP canavar gibi yeni güne hazır.
Sabah ilk iş tabiki arılar.Halil abi'nin daha önceden bölüp getirdiği 2 çıta ruşetler canavar olmuş.Bölge farkı bu olmalı...
Sabah kahvaltısında güzel bir çorba içip güne başladık.
Meydandaki kahvede içilen sabah çayı da tam oldu.
Kahvaltı faslından sonra Halil abinin dayısının çifliğinne gittik.Burada gecenin yorgunluğunu iyice attık.
Enver amcanın meşur sepet kovanı bence her arılıkta böyle bir sepet olmalı.
Çifliğin kirazları harikaydı.Bolcada erik topladık..
Çaylar içilip sohbetler edildi.Tabi konu hep aynı ARI....
Çiflikte geçirilen birkaç saatin ardından tekrar gece kovanları bıraktığımız Karadağa gittik.Gece fark etmemişiz.Harika bir yermiş,manzara çok güzel.Dağ İmralı adasına bakıyor.Ihlamur kokusu işe bambaşka....
Her yer çiçek dolu arılar üzerlerinden eksik olmuyor.
Kestaneler yeni açmak üzere arılar yeni açan kestanelerin üstünde
Çok ilginç dağa tırmanırken yol boyunca dizili kovan dolu yaklaşık 5000'e yakın kovan varmış.Kestane balı için bekliyorlar Herkese rast gelsin...
Getirdiğimiz arılar gözden geçirilip son durumlarına bakılıyor.Halil abini arıları çok kuvvetli iyişallah herhangi bir aksilik olmaz ise balı bol olur.....
Dağdan ayrıldıktan sonra Orhangazi'ye Mehmet Gençünal abinin arılığını ziyaret ettik.Arılığının yeri harika kestane ve ıhlamur ormanlarının eteğinde .
İşte Mehmet abinin HÜRREM'i gerçekten harika bir ana
Mehmet abi'nin Kenya tipi kara kovanı çok güzel
Orhangazi'den ayrıldıktan EKİP köfte yemek istedi.Halil abinin kesesi dolu olsun....Yemeğin ardından Eskişehir yoluna düştük.Eskişehir'e saat 22 civarında geldik.
Salı günü mesai'den sonra arılığa geldik.Malum Halil abinin geri kalan malzemelerini ve kovanlarını yükleyeceğiz.Gidecek malzemeler hazırladık.
Götürmediği malzemelerini de hayır için bıraktı.. :-)
Şaka bir tarafa ustam,abim,büyüğüm......gidiyor.Yolun açıkolsun sana nasıl teşekkür etsem azdır,hakkın ödenmez.Canım abim yüzün hep gülsün.....Allah seni ve aileni korusun......
