ÇAYKÖY GEZİSİ

En son 3 hafta önce Tandır'a gitmiştik.Arılığı kontrol edip kırılan dökülen varmı kontrol ettik çok şükür bir sıkıntı gözükmüyor.Hava gerçekten çok soğuk Eee rakım 1200....Artık kovan sehpaları yere batmıyor toprak donmuş taş gibi..

Kovanlar tam kış modunda...İşte bir kovan giriş kısmını arı propolis ile kapamış.

Kovanları şöyle bir kontrol ettikten sonra Ana kutularına uğradık.Bakalım bahara kaç tane çıkaracağız... Hep söylüyorum bu ana kutularını bahara çıkarmak benim için çok önemli.

Arıları sadece gözkotrolü yapınca bağ bahçe işlerine vakit kaldı.Bu işleri de öğrenmekte fayda var.Allah nasip etti kendimize küçük bir yer aldık.Artık kendi bahçemizde bol bol çalışıp bir şeyler üreteceğiz.

.

Çok şükür sonunda baharda arıları koyacağımız yeri görmek için Çayköy'e gideceğiz..Her hafta bir engel gitmemizi mani oldu.Bu hafta da hava soğuk zirveler karlı ama bizi kim tutar 3 haftadır evdeyiz.EKİP sabahtan Birol abinin orada toplanıp yola koyulduk.

Yükseklere  çıktıkça karlar yolları iyiden iyiye kaplamış.Ekip hemen araçların zincirlerini takıp yola devam ettik.Bu esnada yolda kalan birkaç aracıda iterek kardan çıkardık.

Zinciri olmayan zor çıkar bu yolları bu rampaları tırmanamaz...

Ekip ağırlık yapsın diye aracın kasaya bindik.Biraz üşüdük ama yüzler gülüyordu.Sonunda kazasız belasız araçları çıkardık.

İşte Atalan köyü buranın manzarası harika dağların zirveleri karlı iken vadiye doğru indikçe kardan eser yok.Köye bakınca evlerin bacalarından tüten dumanlar güp,güp meşe odununda yanan sobalar yumuşak yumuşak kışı geçiren köylüler...:-)))) Buradan her geçişimizde Halil Abimizi anmadan edemiyoruz.

Yukarıda KAR Aşağıda NAR gerçekten farklı bir bölge... 

Çayköy gerçekten çok güzel bir Anadolu köyü.Buralara gelip arıcılık yapmak bu güzellikleri görmek herkese nasip olmaz.Arıları koyacağımız mevki çok güzel İnşallah hakkını veririz.

Kovanların koyulacağı yerlerini ayarladık.Çadırı kuracağımız yeride belirledik.

İşte Birol abinin sürprizleri...Bu güzel kekliklerden ve tavşan dan güveç yapmak da bizlere düştü.Ekip Kavakları kesmek için ayrılınca bizde Ahmet abi ile güvece giriştik.

 Ocağı hazırlamak biraz uğraştırsa da sistemi kurduk.Güveç kaynamaya başladı.

İşte dumanı üstünde harika bir av etinden yapılmış güveç ....Böyle giderse ARICILAR NE YER klıp'nin 2. sini yapacağız gibi gözüküyor.

 Etler çok güzel pişmiş övünmek gibi olmasın ama biz bu işi biliyoruz...

 Neydi sloganımız ''Çalışmak için yemek lazım''

AFİYET OLSUN...... :-))